Akarsuda su bol ve sakin akarken her şey yolunda olur ve rahat ilerlersin teknenle; eğer su azalırsa ve su çalkantılıysa sivri taşlar kayalar gözükmeye başlar, durumu yönetemezsen tekneyi batırabilirsin.
İçinde bulunduğumuz günlerde bir çok sektör zor durumda. Almış başını gidiyor diye görünen inşaat sektöründe bile yaprak kımıldamıyor. Yapılan üretim ihtiyaç fazlası; alan neredeyse yok. Lidyalıların parayı icat etmediği döneme döndük, takasla iş dönüyor.
Bu durumdan tekneyi batırmadan çıkmanın yolu ise kişisel ve kurumsal verimliliğimizi arttırmak için şimdiye kadar yaptıklarımızdan daha farklı bir şeyler yapmak. Yeni ve farklı yapacağımız şeyler ise teknemizi batırmadan bizi sakin sulara çıkartıp iş değerimizi arttıracak projeler olacaktır.
Bu projeleri iyi yöneterek, en düşük maliyet ile en kısa zamanda ve gereksinimleri tam karşılayan kapsamda bitirmek ise tüm ekipte proje yönetimi bilgisine, kültürüne ve becerilerine sahip olmayı gerektiriyor.
O zaman ekonomi kötü diye ilk önce eğitim bütçelerini kısmak niye? Hazır işler yavaşlamışken, zaman eğitime rahat rahat zaman ayırma ve gelişme zamanı.
İster kişisel olarak kendimize, ister kurum olarak ekibimize yapacağımız bu yatırım bize geri dönecek ve sular yükselip sakinlediğinde ise çok daha büyük hedeflere gitmek için yelkenlerimizi şişirecek.
