Marshmallow testini bir çoğumuz biliriz ya da duymuşuzdur. Ana okulundaki çocuklara bir marshmallow verilir ve eğer on beş dakika yemeden durmayı başarırsa ikinci marshmallowun ödül olarak verileceği söylenir. Bazı çocuklar sabır gösterebilirken bazıları sabredemez ve marshmallowu yer.
Erkeklerde uzun vadedeki hazza ulaşmak adına kısa vadedeki hazdan vazgeçebilme yetisinin kadınlara göre daha geç geliştiği kabul edilir. Çocuklarımızın gençlik yıllarında bunu gözlemleyebiliriz. Örneğin oldukça önemli sınavı bir ay sonra olan delikanlı, daha sınava çok var diyerek kendisine daha keyif veren etkinliklere zaman ayırırken, aynı süresi kalmış genç kız ise eyvah sınava çok az zaman kaldı diyerek panik halde harıl harıl ders çalışmakta ve o anda kendisine daha çok keyif verecek etkinliklerden vazgeçmektedir.
Eğitimlerde çok duyduğum söylemlerden biri “hocam bizim planlama yapmaya zamanımız yok, bir an önce sonuç almamız gerekli”. Yapısı gereği öngörücü (geleneksel) yaklaşımla yönetilmesi gereken bir projede planlama yapmamanın faydası ne olabilir? Planlamaya zaman ayırmadan kollar sıvanıp işe başlandığında bazı erken proje hedeflerine daha çabuk ulaşılması olabilir. Bu, insanın kısa vadedeki hazza sahip olma güdüsüne yenik düşmesi değil midir bir anlamda? Organizasyonların bu davranışı sergilemesi asıl hedefleri olan vizyona ulaşılmasını riske atmaz mı, geciktirmez mi ulaşmanın maliyetini arttırmaz mı? Yanıtı hepimiz biliyoruz.
Uzaktaki hedefleri olan vizyonlarına giden yolda başarılı Proje/Program/Portföy yönetimi yapan organizasyonlardan görüyoruz ki, başarılı proje yönetimi sonucu projeler daha kısa sürelerde ve daha düşük maliyetlerle tamamlanırken kurum hafızası da güçleniyor. Bu organizasyonlar kısa vadedeki hazlarını erteleyip uzun vadedeki hazlara yani vizyonlarına odaklanıyorlar.
Bireyler olarak uzun vadedeki sağlığımız için kısa vadedeki damak tadımızdan, sigara keyfimizden ödün vermiyoruz. Günlük egzersizlerin zorluğuna katlanmıyoruz uzun vadede göreceğimiz fayda için.
Kişisel vizyonlarına ulaşabilen bireylere baktığımızda kısa vadeli hazlarından vazgeçebilenlerin çoğunlukta olduğu görülüyor.
Organizasyonlar olarak vizyonlarımıza ancak portföy ve proje yönetimini başarıyla uygulayarak ulaşabiliriz. Bunun için de içimizdeki anlık ve kısa vadeli hazları yeğleme güdüsünü yenecek iradeyi göstererek vizyonumuza odaklanmamız önemli.
Yorum bırakın